24 Aralık 2024

Ketojenik Diyet Nedir? Keto çok revaçta. İnternet, film yıldızlarından sıradan insanlara kadar herkesin ketojenik diyetle inatçı kilolarından nasıl kurtulduğuna dair hikayelerle dolu. Bazıları bu beslenme düzeninin diyabetin yönetilmesinde ve Alzheimer hastalığının önlenmesinde de faydalı olabileceğini öne sürüyor. Peki, bu bir mucize diyet mi yoksa sadece son moda mı? Keto diyeti nasıl çalışır? Ketojenik diyet, genel […]

Sodyum, birçok besinde bulunan bir mineraldir. Vücudunuzun normal kas ve sinir fonksiyonları için sodyuma ihtiyacı vardır. Ayrıca vücut sıvılarının dengede kalmasına yardımcı olur. Çoğu sofra tuzu sodyum klorürden yapılır. Bu nedenle, yiyecekleri hazırlarken veya tatlandırırken kullanılan tuz genellikle sodyum içerir. Ayrıca, sağlık hizmeti sağlayıcıları genellikle sodyum ve tuz kelimelerini birbirinin yerine kullanırlar. Sodyum Zararlı Mıdır?

İngiliz Kraliyet ailesi Cambridge düşesi Carole Middleton ile ünlenen bu diyet, kilo verme ve yönetimi konusunda uzmanlaşStabilizasyomış Fransız bir doktor olan Pierre Dukan tarafından,obezite hastası bir hastadan ilham alarak 1970’lerde yaratıldı. Öncelikle diyet, sizin “gerçek kilonuzun” ne olması gerektiğini bulmanıza yardımcı olur; yani mücadele etmeden, aç kalmadan veya kısıtlayıcı beslenmeden ulaşabileceğiniz ve koruyabileceğiniz kilodur. Dukan

Magnezyum, vücudunuzda bulunan 300’den fazla enzimin önemli bir parçasıdır. Bu enzimler, enerji, vücut proteini ve kas kasılmaları üretimi de dahil olmak üzere birçok vücut fonksiyonunu düzenlemeye yardımcı olan süreçlerde yer alır. Magnezyum ayrıca sağlıklı kemiklerin ve sağlıklı bir kalbin korunmasında da rol oynar. Magnezyum, çinko veya demir gibi eser minerallere kıyasla daha yüksek miktarlara ihtiyaç

Üreme yıllarında, kadınların yaklaşık %10’unda polikistik over sendromu adı verilen hormonal bir bozukluk gelişir. PCOS’lu kadınlarda genellikle insülin direnci görülür (vücut insülini iyi kullanamaz), bu da vücutta çok fazla insülin oluşmasına neden olur. Androjenlerin veya erkek hormonlarının artan üretimi de PCOS’un bir özelliğidir. Bu hormonal anormallikler metabolik ve üreme bozukluklarına neden olabilir. PKOS’un belirtileri PCOS

C vitamini veya askorbik asit, sağlıklı bir bağışıklık sistemini desteklemedeki rolüyle bilinen suda çözünen bir vitamindir. Vücudunuz C vitamini üretemediği için, her gün yediğiniz yiyeceklerden gelmelidir. Araştırmalar, C vitamininin vücudun her yerindeki dokuların büyümesi ve onarımı için gerekli olduğunu göstermektedir. C vitamini yaraları iyileştirmeye ve sağlıklı diş etlerini, cildi ve kıkırdakları onarmaya ve korumaya yardımcı

Potasyum, kasların kasılmasına yardımcı olan, vücut hücrelerinin içinde ve dışında sıvı ve mineral dengesini düzenlemeye yardımcı olan ve sodyumun etkisini sınırlayarak normal kan basıncını korumaya yardımcı olan bir mineraldir. Potasyum ayrıca yaşlandıkça tekrarlayan böbrek taşı ve kemik kaybı riskini azaltabilir. National Academy of Sciences, Engineering and Medicine tarafından yayınlanan kılavuzlar yakın zamanda 19 yaş ve

‘’Dietary Appraches to Stop Hypertension’’ sözcüklerinin baş harfinden oluşur. Anlamı hipertansiyonu durdurmak için diyetsel yaklaşımlardır. Sağlıklı beslenme ve düzenli beden hareketi yaparak hipertansiyon gelişimi önlenebilir ve geciktirilebilir. Hipertansiyonu önlemenin birinci yolu yaşam boyu uygun beden ağırlığını korumaktır. Bunun için de besinlerle enerji alımını harcamaya denk tutarak şişmanlığı önlemek gerekir. Hipertansiyonu durdurmak için geliştirilen DASH diyetinin

KOLON KANSERİNE ELMA Elmanın içinde lignin, flavon ve fenolik bileşikler oldukça yüksek miktada bulunur. Bu bileşenler kansere neden olan vücutta oluşan zararlı maddelerin oluşumunu önler,tümör hücrelerinin çoğalmasını baskılar ve en önemlisi oluşan kanser hücresinin kendi kendini öldürmesini sağlar. Elmanın kansere kansere karşı gücünün artmasını istiyorsanız kesinlikle kabuklu yemelisiniz. Ve diğer önemli etki arttırıcı da kışın

Türkiye nüfusunun neredeyse yarısı her gün bir çay içeceğinin tadını çıkarıyor. En yaygın kafeinli çay türleri siyah, yeşil ve oolong’dur ve her türün popülaritesi coğrafi olarak değişir. Türkiye’de siyah çay tüketimi diğer iki çay türünden çok daha fazladır. Buna karşılık, Asya’da yeşil çay daha yaygın bir türdür; Güney Çin’de oolong çayı listelerin başında gelir. Siyah,